E-Ticaret Gıda Perakende Sektörünü Nasıl Etkileyecek?
Ticaret yapmanın kurallarını yeniden yazan ve tüm dünyada büyük bir hızla yayılmaya başlayan e-ticaretin, gıda perakende sektörünü de etkileyeceği hiç aklınıza gelir miydi? Evden çıkmadan mutfak alışverişi yapabilme fikri eski zamanlarda oldukça ütopik bir fikir olsa da, günümüzün en popüler alışveriş trendlerinden biri olmaya başladı bile! Bu yazımızda, e-ticaret ve gıda perakende sektörü arasındaki ilişkinin gidişatını ve zaman içerisinde ne gibi sonuçlar doğurabileceğini sizler için kaleme aldık. Keyifli okumalar dileriz..
Pazar hacmi açısından dur durak bilmeden büyüyen e-ticaret, aklınıza gelebilecek hemen her sektörde varlığını göstermeye devam ediyor. Alıcı ile satıcıyı dijital ortamda buluşturan bu yeni ticaret yöntemi, dünyanın iki farklı noktasında bulunan kişilerin bile ticari bir ilişki içerisine girmesine olanak tanıyor. Global bir uyumun hüküm sürdüğü e-ticarette, kişiler ihtiyaç duydukları her ürünü internet araçları aracılığı ile satın alabilme imkânına sahip olabiliyor. İhtiyaç duyulan her bir ürün derken, bu yelpazenin içerisinde artık gıda sektöründeki tüm ürünleri de sayabiliriz. Evet, yanlış okumadınız. Artık her türlü yiyecek ve içecek de internetten sipariş edilebilir konuma geldi. Kısacası e-ticaret, gıda sektöründe de varlığını göstermeye yavaş yavaş başladı.
Bildiğiniz üzere tek bir platformda farklı ürün kalemlerine (kırtasiye, elektronik, giysi gibi.) yer veren siteler yatay e-ticaret kapsamında yer alıyor. Dikey e-ticaret ise, bir web sitesinde tek bir sektöre ait olan ürünlerin satışa sunulmasıdır. Dikey e-ticaret, odak noktası tek bir sektör olması sebebi ile hem sunulan ürünlerin hizmet kalitesinin daha yüksek olmasına hem de pazardaki rekabetin çok daha etkili olabilmesini sağlamaktadır.
Fiziksel Market OUT: Sanal Market IN
Günümüzde hemen sektör e-ticarete atılmış ve müşterilerine internet aracılığı ile ulaşarak hizmet vermeye başlamıştır. Yapılan bir araştırmaya göre; gıda sektörü, %17lik bir oran ile “dikey” e-ticarette en çok işlem hacmine sahip olan 4. Sektör olmayı başardı. E-ticarette her yıl %50 gibi bir büyüme başarısına sahip olan gıda sektörünün bu denli önemli bir konuma sahip olmasının elbette birden farklı nedeni var. Bu büyümenin altında, kişilerin artık beslenme konusunda çok daha bilinçlenmesi ve özellikle organik olan ürünlere yönelmeye başlaması yatmaktadır. Fiziksel mağazalar, sayı bakımından şu an için daha fazla olsa da, farklı lokasyonlarda ikamet eden kişilerin isteklerini karşılama konusunda hâlâ yetersiz kalıyor. Bu durum da, kişilerin gıda alışverişlerini internet üzerinden yapmaya teşvik etmektedir.
Zamanın daha önemli olduğu günümüz koşullarında, artık market alışverişlerinde harcanan zamanın minimuma düşürülmesi amaçlanmaktadır. Evden hiç dışarı çıkmadan bile market alışverişi yapma fikri kulağa hoş gelse de, kişiler için birtakım soru işaretlerini de beraberinde getirmektedir.
- Satın alınan ürünler taze mi?
- Gıda ürünlerini internetten almak güvenli mi?
- Ya aldığım ürünlerin tarihi geçmişse?
- Ürün bozuk çıkarsa nasıl iade edeceğim?
Aslında tüm bu soruların yanıtı, gıda perakende sektörü için bir “viraj” niteliğindedir. Bu virajı kontrollü bir şekilde geçebilen, e-ticaret gibi geniş bir dünyada tüm süreci etkin bir şekilde yönetebilen ve tüm problemleri kendi lehine çevirebilmeyi başaran firmalar bu alanda varlığını korumayı başarabilecek. Tüm sektörleri derinden etkileyen ve çok büyük bir yenilik olarak atfedilen e-ticaretin, özellikle gıda perakende sektörünü nasıl etkileyeceğini hiç merak ettiniz mi? Hadi gelin ayrıntılı bir şekilde inceleyelim.
E-Ticaret ile Rekabet Ortamı Giderek Artacak
Fiziki mağazaların sayı bakımından arttırılabilmesi oldukça meşakkatli ve yoğun prosedür gerektiren bir işlemdir. Fakat sanal mağaza olarak da adlandırılabilen e-ticaret sitelerinin kurulması, fiziki mağazalara nazaran çok daha kolay ve hızlıdır. Gün geçtikçe bu web sitelerin artması ve kişilerin isteklerine cevap verebilme yeteneklerinin çoğalması ile birlikte gıda firmaları arasındaki rekabetin çok daha yoğun olacağı beklenmektedir. Bu rekabetin ise beraberinde farklı kampanyaları, ürün çeşitliliğini ve ödeme kolaylığı gibi imkânları da beraberinde getirmesi beklenmektedir.
Fiziki Mağazalara Olan Talep Azalabilir
E-ticaret sitelerinin en önemli ve cazip özelliği hiç şüphesiz ki ürünlerin kişinin kapısına kadar götürülmesidir. Yaşadığı şehirde aradığı ürünü bulamayan tüketici, e-ticaret siteleri aracılığı ile kendisinden çok uzaktaki bir ürüne bile ulaşabilecek. Evinden hiç çıkmadan ve bulamadığı ürünü tek bir tık ile kapısına kadar getirtebilen tüketicinin alışveriş eğilimi hiç şüphesiz ki e-ticaret sitelerinden yana olmaya başlayacaktır. Bu durum, fiziki mağazalara olan talebin düşmesine ve talep görmeyen zincir mağazaların şube kapatmaya gitmesine bile sebep olabilir.
Lojistik Yönetiminin Önemi Artacak
Gıda ürünlerinin çabuk bozulabilmesi, son kullanma tarihinin oldukça önemli olması ve bu gibi parametrelere sahip bir sektör olması sebebi ile stok ve depo işlemlerinin kusursuz bir şekilde yönetilmesi gerekmektedir. Fiziki mağazalarda da bu sürecin aksamaması ve doğru bir şekilde yapılması büyük bir öneme sahip olurken, e-ticaret sitelerinde stok ve depo yönetiminin yanı sıra özellikle bir ürünün başka bir şehre gönderilmesi esnasında yaşanabilecek her türlü lojistik problemin planlanması ve çözüm yollarının geliştirilmiş olması gerekir.
E-ticaret, özellikle gıda sektöründe büyük bir dönüşüm olarak kabul edilmektedir. Tüketicinin, bir web sitesinden memnun kalmaması durumunda rakip siteye yönelmesi arasında yalnızca birkaç saniye gibi bir fark olacak. Dolayısıyla rekabetin son derece yoğun olacağı bu yeni dönemde, firmaların e-ticaretin etkilerini ve gerekliliklerini en iyi şekilde bilmeleri ve işleyişleri ile entegre ederek varlıklarına devam etmeleri gerekecektir.